Genel müdürler, daire başkanları ve kurum başkanları bu kapsamda yer almaktadır.

Ancak aynı iktidar, geçim mücadelesi veren emekliye ve asgari ücretliye gelince “kaynak yok” demeye devam etmektedir.

Bugün emekli 10 bin liraya mahkûm edilirken, milyonlarca çalışan yoksulluk sınırının altında yaşarken, bürokrasiye bir gecede on binlerce liralık artış yapılması kabul edilemez.

Bu düzenleme, ekonomik krizin faturasının kime çıkarıldığını; iktidarın kimden yana, kimden uzak olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
Emekli açlığa mahkûm edilirken; çalışan ezilirken; üretenden, alın terinden kısılırken, koltuk sahiplerine yapılan bu ayrıcalıklı zam toplumsal adalet duygusunu ağır şekilde zedelemektedir.

Biz, kaynakların eşit ve adil kullanıldığı, emeklinin ve asgari ücretlinin hak ettiği refaha kavuştuğu, saray ve bürokrasi düzeninin değil halkın ekonomisinin güçlendirildiği bir Türkiye mücadelesini kararlılıkla sürdüreceğiz.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.