
Trabzon’un Yomra ilçesi Kaşüstü Mahallesi’nde bulunan Kaşüstü Cumhuriyet İlkokulu’na dair süren belirsizlik, yalnızca fiziki bir taşınma değil; çocukların geleceğini, ailelerin yaşam düzenini ve öğretmenlerin meslek hayatını derinden etkileyen bir kriz haline geldi. Depreme dayanıksız raporu sonrası yıkım kararı alınan okulun nereye ve nasıl taşınacağı hâlâ resmi olarak açıklanmadı.
Okulların açılmasına haftalar kala, binlerce öğrenci ve veli, diken üstünde bekliyor.
Rapor Geldi, Yıkım Kararı Alındı Ama…
2025 yılı başında açıklanan rapora göre, Kaşüstü Cumhuriyet İlkokulu’nun mevcut binası depreme karşı güvenli değil. Bu nedenle yıkım kararı alındı. Ancak bu karar beraberinde birçok yeni sorunu da getirdi.
Taşınması planlanan yeni okul binası, Kaşüstü Mahallesi’nin üst kesiminde, Trabzon Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin yanında bulunuyor. Bu yeni binada yalnızca 24 derslik bulunuyor. Oysa mevcut okul sabahcı-öğleci sistemle 32 derslikte eğitim veriyor. Bu fark, toplam 8 şubenin kapatılması anlamına geliyor.
Kalabalık Sınıflar, Parçalanan Eğitim İlişkileri
Kapanacak şubelerdeki öğrenciler mevcut sınıflara dağıtılacak. Bu da sınıf mevcutlarının tehlikeli seviyede artmasına neden olacak. Üstelik sadece fiziksel kalabalık değil, duygusal anlamda da bir yıkım söz konusu.
Özellikle dikkat çekilmesi gereken bir başka gerçek: Aynı sınıfta yıllardır birlikte olan öğretmen ve öğrenciler, aynı okulda olmalarına rağmen farklı sınıflara ayrılabilir. Bu, çocuklar için büyük bir duygusal kopuş, öğretmenler içinse mesleki motivasyon kaybı demektir. Eğitimde başarı, sadece müfredatla değil; güven ve istikrarla da inşa edilir. Bu bağın kopması, yıllarca emek verilerek kurulan öğretmen-öğrenci ilişkisini zedeleyecektir.
NORM FAZLASI SORUNU KAPIDA
Kapanacak şubelerde görev yapan öğretmenler, norm fazlası olacak. Başka okullara tayin edilmeleri gündemde. Oysa bu öğretmenlerin yıllardır emek verdiği öğrencileri, sınıfları ve düzenleri var. Bu şekilde plansız bir kadro değişimi, sadece öğretmenleri değil, çocukları da büyük bir psikolojik stres altına sokacaktır.
YENİ OKUL, YOĞUN TRAFİKLİ HASTANE YOLUNDA; ULAŞIM GÜVENLİĞİ ALARM VERİYOR
Yeni binanın konumu ciddi endişelere yol açıyor. Çünkü okul, zaten yoğun trafiğe sahip, dar ve gidiş-geliş olarak planlanmış bir hastane yolu üzerinde yer alıyor. Ambulanslar, acil durumlar ve servis araçları bu yolu sürekli kullanıyor. Bu güzergâhta her sabah yüzlerce çocuğun servisle veya velileriyle ulaşım sağlaması, hem trafik güvenliği hem de zaman yönetimi açısından ciddi risk oluşturuyor.
SERVİS ÜCRETLERİ AİLELERİ ZORLUYOR
Mevcut okul merkezi konumda olduğu için birçok öğrenci yürüyerek okula ulaşabiliyordu. Yeni binaya servis kullanmak zorunda kalacak öğrenciler için bu, aylık ekstra bir maddi yük anlamına geliyor. Dar gelirli aileler için servis ücretleri, çocuklarını okula göndermeyi bile zorlaştırabilir hale gelecek.
PEKİ ÇÖZÜM NE OLABİLİR?
Yaşanan bu kriz karşısında aileler, öğretmenler ve eğitim gönüllüleri yalnızca sorunları değil, çözüm yollarını da konuşmaya başladı. İşte kamuoyunda tartışılan olası çözümler:
1. Yeni Okula Tadilatla Ek Derslik Kazandırılsın
Yeni okul binasında tadilat yapılarak ek dersliklerin oluşturulması, mevcut sınıf kapatmalarının önüne geçebilir. Eğer okul ikinci dönem yeni binaya taşınırsa, bu süreçte tadilat için yeterli zaman sağlanmış olur. Böylece hem sınıf mevcudu artmaz, hem de öğretmen-öğrenci bağları korunmuş olur.
2. Yomra Merkez İlkokulu Geçici Olarak Paylaşılsın
Yomra Merkez İlkokulu şu anda sadece sabahçı olarak eğitim veriyor. Bu okul geçici olarak ikili eğitim sistemine geçirilebilir ve Kaşüstü Cumhuriyet İlkokulu öğrencileri burada eğitime devam edebilir. Bu geçici çözüm, yeni bina tamamlanana kadar öğrencilerin eğitimlerini güvenli ve düzenli biçimde sürdürmelerine olanak tanır.
3. Öğrenci ve Öğretmenler Aynı Şubede Kalmalı
Eğitimde başarı, öğrenci-öğretmen ilişkisinin sürekliliği ile mümkündür. Öğrenciler, yıllardır emek vererek bağ kurdukları öğretmenlerinden ayrılmamalıdır. Sınıf kaydırmalarına ve öğretmen değişikliklerine karşı, şubelerin korunması, gerekirse geçici konteyner sınıflar gibi çözümlerle eğitim sürekliliği sağlanmalıdır.
4. Hastane Yolu İçin Yeni Ulaşım Altyapısı Şart
Eğer taşınma kaçınılmazsa, yeni okulun bulunduğu yol acilen ulaşım altyapısı açısından düzenlenmelidir. Genişletme çalışmaları, servis araçları için özel park alanları, yaya geçitleri ve trafik polisi desteği gibi güvenlik önlemleri derhal planlanmalıdır.
Sonuç: Eğitim Bir Bina Değil, Bir Bütünlük Meselesidir
Kaşüstü Cumhuriyet İlkokulu çevresinde yaşanan bu kriz, yüzeyde sadece fiziki bir taşınma gibi görünse de aslında binlerce çocuğun hayat düzenini, öğretmenlerin emeğini ve ailelerin güven duygusunu etkileyen çok daha büyük bir sorundur.
Eğitim sadece dört duvar değildir. Eğitim, güvendir. Alışkanlıktır. Aidiyettir. Emektir.
Veliler, öğretmenler ve mahalle halkı, yetkililere çağrıda bulunuyor:
“Çocuklarımız için planlı, adaletli ve insan odaklı bir çözüm istiyoruz. Bu kriz, doğru yönetilirse fırsata dönüşebilir. Yeter ki sesimiz duyulsun.”


